Kış geldi çattı, aman yarabbim! Dışarısı buz keserken, içeride kaloriferler yine ciğerlerimizi kavuruyor. Sonuç mu? Cildimiz bildiğin kağıt gibi buruşuyor, pul pul dökülüyor, bir dokunsan sanki kar tanesi olup uçacakmışsın gibi. İşte tam da bu vaziyette, yani bir soğuk rüzgarla insan kar tanesine dönüşmenin eşiğindeyken, imdadına yetişecek o kışın kuruyan cildine çözüm arayışın başlıyor. Kozmetik reyonlarında kaybolmadan, cüzdanını delip geçirmeden önce bir dur bakalım. Belki de aradığın o sihirli değnek, meğerse bu 27 ürün arasındaymış.
- Cilt Neden Kışın Böyle Bir Dram Yaşar? Biraz Kimya, Biraz Dedikodu
- Kışın Kuruyan Cilt İçin Nemlendirici Seçerken Dikkat Edilmesi Gerekenler
- İçerik Listesini Okuyun, Aptal Değilsiniz!
- Cilt Tipinize Uygun Formülü Seçin
- Kullanım Şekli ve Zamanlaması da Önemli
- Kışın Kuruyan Cilt İçin Ekstra Bakım Tüyoları
- Duş Alışkanlıklarınızı Gözden Geçirin
- Ortam Nemi Önemli Bir Detay
- Beslenmenize Dikkat Edin: İçten Dışa Güzellik
- Kışın Kuruyan Cildine Veda Etmenin Zamanı Geldi
Cilt Neden Kışın Böyle Bir Dram Yaşar? Biraz Kimya, Biraz Dedikodu
Önce bir anlayalım bu işin aslı astarı neymiş. Kışın soğuk havası, düşük nem oranıyla birleşince bizim cildin o narin bariyerine resmen saldırıyor. Dışarıdaki ayaz, içerideki kalorifer kavurması derken, cildimizdeki su molekülleri buharlaşıp gidiyor. Ne kaldı geriye? Kuruluk, gerginlik, kaşıntı ve tabii ki o meşhur pul pul dökülme efekti.
Bir de işin içine yaş faktörünü koyunca, durum daha da vahimleşiyor. Malum, yaş ilerledikçe cildin kendi nemlendirme kapasitesi de azalıyor. Yani gençken “Aman ne güzel cildim var” deyip geçiyorsan, 30’lu yaşlardan sonra işler biraz daha ciddiye biniyor. O zaman ne yapıyoruz? Kendi kendimize yetemeyen cildimize biraz dışarıdan destek vermemiz şart oluyor.
Nem Bariyerini Güçlendirmek: Kışın Kurtarıcı Formülleri
Cildimizin dış etkenlere karşı en büyük kalkanı, o meşhur nem bariyerimiz. Kışın bu bariyer zayıflayınca, her şey içeri sızmaya başlıyor; hem zararlılar hem de bizim değerli nemimiz. Bu yüzden önceliğimiz, bu bariyeri onarmak ve güçlendirmek olmalı.
Seramidler: Cildin Yapı Taşları
Seramidler, cildimizin doğal yapısında bulunan yağ molekülleridir. Bu minik kahramanlar, cilt hücrelerini bir arada tutarak dış etkenlere karşı bir duvar örer. Kışın azalan seramid seviyelerini takviye etmek, cildin nemini hapsetmesine yardımcı olur.
Seramid içeren kremler, losyonlar ve serumlar, adeta cildinize yeniden inşa malzemesi taşır. Sabah akşam düzenli kullanımda, cildinizdeki o gerginlik hissinin azaldığını ve daha dolgun göründüğünü fark edeceksiniz. Abartmıyorum, gerçekten işe yarıyor.
Hyaluronik Asit: Su Mıknatısı Gibi
Hyaluronik asit, adını son yıllarda sıkça duyduğumuz bir içerik. Kendi ağırlığının bin katı kadar su tutabilme özelliğiyle biliniyor. Yani anlayacağınız, cildinize bol bol su çekip orada tutuyor. Kışın kuruyan ciltler için birebir.
Farklı molekül ağırlıklarındaki hyaluronik asit içeren ürünler, cildin hem üst katmanlarını hem de daha derinlerini nemlendirebilir. Serumlar, nemlendiriciler ve hatta spreyler şeklinde karşımıza çıkan bu mucizevi madde, cildinize anında dolgunluk ve ferahlık hissi verir.
Doğal Yağlar: Kadim Bilgelik, Modern Çözümler
Zeytinyağı, badem yağı, jojoba yağı, shea yağı… Liste uzayıp gider. Bu doğal yağlar, cildin kaybettiği lipitleri geri kazandırarak onu yumuşatır ve korur. Hem de kimyasal içeriklere bulaşmadan.
Elbette her yağ her cilde uygun değil. Kuru ve hassas ciltler için daha yoğun yağlar tercih edilirken, yağlı ciltler daha hafif formüllere yönelebilir. Cildinizi dinleyin ve ona en uygun olanı seçin. Bir damla bile fark yaratabilir, ne de olsa doğanın gücü!
Kışın Kuruyan Cilt İçin Nemlendirici Seçerken Dikkat Edilmesi Gerekenler
Piyasada o kadar çok nemlendirici var ki, insan hangisini alacağını şaşırıyor. Hele bir de cildin hassaslaşmışsa, yanlış bir seçim bütün kışını mahvedebilir. O yüzden birkaç önemli noktaya dikkat etmek şart.
İçerik Listesini Okuyun, Aptal Değilsiniz!
Parfüm, alkol gibi cildi kurutabilecek veya tahriş edebilecek maddelerden uzak durun. Bunun yerine, yukarıda bahsettiğimiz seramid, hyaluronik asit, gliserin gibi nemlendirici ve yatıştırıcı içeriklere odaklanın.
Ayrıca, oküzyon etkisi yaratan (yani cildin üzerini bir film gibi kaplayarak nem kaybını önleyen) içerikler de kışın kurtarıcılarıdır. Vazelin, lanolin, dimetikon gibi maddeler bu kategoriye girer. Ama tabii ki herkesin cildi bunlara tolerans göstermeyebilir, dikkatli olmakta fayda var.
Cilt Tipinize Uygun Formülü Seçin
Yağlı bir cildiniz varsa, ağır ve yoğun kremler gözeneklerinizi tıkayıp sivilceye yol açabilir. Bu durumda daha hafif, jel bazlı veya losyon formundaki nemlendiricileri tercih edin. Kuru ve hassas ciltler ise daha zengin, krem formundaki ürünlere yönelebilir.
Karma ciltler için ise T bölgesi ve yanaklar için ayrı ürünler kullanmak veya her bölgeye uygun dengeleyici ürünler bulmak gerekebilir. Kendi cildinizin ihtiyaçlarını bilmek, doğru ürünü bulmanın yarısıdır.
Kullanım Şekli ve Zamanlaması da Önemli
Nemlendiriciyi ne zaman sürdüğünüz de en az ne sürdüğünüz kadar önemli. Duştan veya yüz yıkama sonrası, cilt hala hafif nemliyken nemlendirici uygulamak, nemin cilde daha iyi hapsedilmesini sağlar.
Sabah ve akşam düzenli kullanım, cildin sürekli neme doymuş kalmasına yardımcı olur. Üstelik makyaj öncesi iyi bir nemlendirme, makyajın daha pürüzsüz durmasını sağlar, kim istemez ki?
Kışın Kuruyan Cilt İçin Ekstra Bakım Tüyoları
Nemlendirici sürmekle iş bitmiyor tabii. Cildimizin kış koşullarına karşı daha dirençli olması için birkaç küçük ama etkili dokunuş daha yapabiliriz.
Duş Alışkanlıklarınızı Gözden Geçirin
Uzun ve sıcak duşlar insana iyi gelse de, cildiniz için tam bir felakettir. Sıcak su, cildin doğal yağlarını soyarak kuruluğu artırır. Bu yüzden duş süresini kısaltın ve suyu ılık tercih edin.
Duş jeli seçerken de nazik formüllere yönelin. Parfümlü ve sert sabunlar yerine, nemlendirici özelliği olan, sülfatsız duş jelleri cildinizi daha az yıpratır.
Ortam Nemi Önemli Bir Detay
Evinizdeki veya ofisinizdeki kuru hava, cildinizin nemini sürekli çeker. Bir hava nemlendirici cihazı kullanmak, özellikle uyuduğunuz odada, cildinizin gece boyunca daha rahat nefes almasını sağlar.
Bitkiler de ortam nemini artırmaya yardımcı olabilir. Hem görsel olarak da güzeller, ne alaka derseniz, o da Vera’nın kişisel stil tavsiyesi olsun.
Beslenmenize Dikkat Edin: İçten Dışa Güzellik
Cildimiz, vücudumuzun bir yansımasıdır. Ne yerseniz, o olursunuz derler ya, cildiniz için de geçerli bu. Bol su içmek, omega-3 yağ asitleri açısından zengin balıklar, avokado, ceviz gibi besinler cildin içten nemlenmesine yardımcı olur.
Şekerli ve işlenmiş gıdalardan uzak durmak da cildin daha sağlıklı görünmesini sağlar. Sonuçta, sağlıklı bir yaşam tarzı, sağlıklı bir cilt demektir. Bu kadar basit.
Kışın Kuruyan Cildine Veda Etmenin Zamanı Geldi
Artık bahaneniz kalmadı. O pul pul dökülen, gergin, cansız cildinize elveda deme vakti. Doğru ürünleri seçerek, birkaç küçük alışkanlık değişikliğiyle siz de kışın ortasında bile ışıl ışıl ve nemli bir cilde sahip olabilirsiniz.
Unutmayın, cildinize iyi bakmak bir lüks değil, bir gereklilik. Hele ki İstanbul’un o acımasız kışında, kendinize yapacağınız en büyük iyiliklerden biri olacaktır. Hadi bakalım, cildiniz size teşekkür edecek.
